Untitled 2

15.12.2010

3. Daire 2009/5920 E., 2010/3965 K.şirketin ihtirazi kayıtla verdiği zarar beyanı nedeniyle vergilendirilecek kazancının bulunmadığı

3. Daire 2009/5920 E., 2010/3965 K.

"İçtihat Metni"

Temyiz Eden

: …

… Terminal İşletmeciliği Anonim Şirketi 

Vekil

: Av. …

… Karşı Taraf

: Çakabey Vergi Dairesi Müdürlüğü 

İstemin Özeti

: Davacı şirketin ihtirazi kayıtla verdiği zarar beyanı nedeniyle vergilendirilecek kazancının bulunmadığı Ocak-Mart 2009 dönemine ait geçici vergi beyannamesi üzerinden yapılan tahakkuka karşı 2008 yılında indirim konusu yapmadığı yatırım indirimi tutarını beyanname gösteremediği, 193 sayılı Yasanın Geçici 69'uncu maddesindeki yatırım indirim hakkının 2006, 2007 ve 2008 yılları ile sınırlandırılmasına ilişkin kuralın Anayasaya aykırı olduğu ileri sürülerek açılan davayı; 5479 sayılı Yasanın 2'nci maddesi ile 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun yatırım indirimi müessesesini düzenleyen 19'uncu maddesinin yürürlükten kaldırıldığı ve aynı Yasanın 3'üncü maddesiyle 193 sayılı Yasaya eklenen Geçici 69'uncu maddesinde, gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin maddede belirtilen yatırımlarından kaynaklanan yatırım indirimi istisna tutarlarını, 31.12.2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları ve yine bu tarihteki mevzuat hükümleri çerçevesinde sadece 2006, 2007 ve 2008 yıllarına ait kazançlarından indirebileceklerinin kurala bağlandığı, davacının söz konusu Geçici 69'uncu maddenin Anayasa aykırı olduğu yolundaki iddiasına itibar edilmediği, mevzuata uygun olarak yapılan tahakkukta hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle reddeden İzmir 2. Vergi Mahkemesinin 21.10.2009 gün ve E:2009/912, K:2009/1437 sayılı kararının; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 69'uncu maddesinde yer alan ve yatırım indirimi hakkını üç yılla sınırlayan kuralın Anayasa Mahkemesince iptal edildiği, nispi karar harcına hükmedilmesinin de yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenmiştir. 

Savunmanın Özeti

: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. 

Tetkik Hakimi

: Pelin AKÇA 

Düşüncesi

: Uyuşmazlığa konu geçici vergi döneminde zarar beyan eden davacı adına tahakkuk eden bir vergi bulunmadığı gibi tahakkuk izleyen döneme devreden zarar tutarını veya yatırım indirimi tutarını azaltacak bir sonuç da yaratmamaktadır. Bu nedenle kabulü halinde dahi davacının hukukunu etkilemeyecek olan ihtirazi kaydın, tahakkuka dava konusu edilebilir bir işlem niteliği kazandırdığından söz edilemez. 

Uyuşmazlık yanlış nitelendirilerek, tahakkuk ettirilen vergiye karşı açıldığı kabul edilen davanın esası incelenerek verilen mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. 

Savcı

: Süreyya ÇAKIN 

Düşüncesi

: Uyuşmazlık, davacı şirketin 2008 yılından devrolan 133.295.705,51 lira tutarındaki yatırım indirimi istisnasından 2009 yılı Ocak-Mart döneminde yararlanıp yararlanamayacağına ilişkindir. 

Mahkemece; 193 Sayılı Gelir Vergisi Kanununun Geçici 69 uncu maddesinin (b) bendinde yer alan kurumlar vergisi mükelleflerinin; 31.12.2005 tarihi itibariyla mevcut olup, 2005 yılı kazançlarından indiremedikleri yatırım indirimi istisnası tutarları ile; 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun mülga 19 uncu maddesi kapsamında 1.1.2006 tarihinden önce başlanan yatırımlarla ilgili olarak, yatırımla iktisadi ve teknik bakımından bütünlük arz edip bu tarihten sonra yapılan yatırımları nedeniyle, 31.12.2005 tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine göre hesaplayacakları yatırım indirimi istisnası tutarlarını, yine bu tarihteki mevzuat hükümleri (vergi oranına ilişkin hükümler dahil) çerçevesinde sadece 2006,2007 ve 2008 yıllarına ait kazançlarından indirebilecekleri hükmü karşısında, davacı şirketin dava konusu döneme ait kurum geçici vergisinin hesaplanmasında yatırım istisnasından yararlanmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. 

Karar tarihinden sonra Anayasa Mahkemesinin 8.1.2010 tarih ve 27456 sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 15.10.2009 günlü E:2006/95, K:2009/144 sayılı kararıyla 193 sayılı gelir Vergisi Kanununun Geçici 69 uncu maddesinin (b) bendinde yer alan "sadece 2006,2007 ve 2008 yıllarına ait" hükmü iptal edilmiş olup, oluşan yeni hukuki durumun mahkemece değerlendirilerek yeniden karar verilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. 

TÜRK MİLLETİ ADINA 

Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü: 

İdari davaya konu edilebilen işlemler, hukuksal sonuç doğuran ve bu nedenle ilgilinin hukuksal durumunu etkileyen kesin ve yürütülmesi zorunlu nitelikteki idari işlemlerdir. 

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14'üncü maddesinin 3'üncü fıkrasının (d) işaretli bendinde, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlemin olup olmadığı hususunun ilk inceleme sırasında araştırılacağı, 15'inci maddesinin 1'inci fıkrasının (b) işaretli bendinde ise ortada idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmaması halinde davanın reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır. 

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 378'inci maddesinin ikinci fıkrasındaki hükmün istisnası niteliğinde olan ihtirazi kayıtla beyan müessesesi, yükümlülere beyan ettikleri matrahlara ve bu matrah üzerinden tahakkuk ettirilen vergilere karşı dava açma olanağı tanımakla birlikte, ihtirazi kayıtla verilen beyanname üzerine yapılan tahakkukun idari davaya konu olabilmesi için ihtirazi kaydın, davacının hukukunu doğrudan etkileyecek bir sonuç yaratmaya yönelik olması gerekmektedir. 

Davacı şirketin ihtirazi kayıtla verdiği Ocak-Mart 2009 dönemine ait geçici vergi beyannamesinde 17.776.720,76 TL dönem zararı beyan edilmiş ve düzenlenen tahakkuk fişinde geçici vergi tahakkuk etmemiştir. Sonraki dönemlerde kulanılması muhtemel yatırım indirimi hakkının korunmasına yönelik olarak açılmasına rağmen dava, tahakkuk eden geçici verginin kaldırılması istemiyle açıldığının kabulüyle incelenerek ve nispi harca hükmedilerek sonuçlandırılmıştır. 

Yatırım indirimi, kurum kazancının varlığı halinde uygulanabilecek nitelikte ve kazancın yetersiz olması nedeniyle dikkate alınamadığında, izleyen dönemlerde Devlet İstatistik Enstitüsü Toptan Eşya Fiyatları Genel Endeksinde meydana gelen artış oranında artırılarak indirim konusu yapılabilecek bir istisna olup, uyuşmazlığa konu dönemde zarar beyanı nedeniyle yatırım indirimi hakkı bulunsa dahi indirim tutarını düşebileceği kazancı bulunmayan davacının, gerek 2008 yılından devrolan 133.295.705,51 TL yatırım indirimi tutarını elektronik ortamda verdiği e-beyanname üzerinde gösteremediği için koyduğu ihtirazi kayıt, gerek dava dilekçesindeki yatırım indirimi hakkının 2006, 2007 ve 2008 yıllarıyla sınırlandırılmaması gerektiği yolundaki nihai talebi ile bu davada elde edebileceği hukuki bir sonuç bulunmamaktadır. Zira olayda fazladan tahakkuk ettirildiği ileri sürülen bir vergi olmadığı gibi ihtirazi kayıt, izleyen yıla devreden zarar miktarını ya da yararlanılabilecek yatırım indirimi tutarını da etkilememektedir. Yatırım indirimi istisnasından 2008 yılını izleyen yıllarda da yararlanılabilmesi gerektiği yolundaki iddianın, uyuşmazlık dönemini izleyen ve kazancın yeterli olduğu geçici vergi veya kurumlar vergisi beyan dönemlerinde ihtirazi kayıtla verilecek beyanname üzerine açılacak davada incelenebileceği açıktır. 

Bu durumda, kazanç yetersizliği nedeniyle yatırım indirimi tutarının indirime konu edilebilmesi fiilen mümkün olmayan geçici vergi beyannamesi üzerinden yapılan tahakkuk idari davaya konu edilebilecek nitelikte kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem olmadığından, vergi mahkemesince davanın esası incelenerek karar verilmesinde hukuka uygunluk görülmemiştir. 

Açıklanan nedenlerle İzmir 2. Vergi Mahkemesinin 21.10.2009 gün ve E:2009/912, K:2009/1437 sayılı kararının bozulmasına, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 15.12.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.