Untitled 2

09.11.2010

4. Daire 2008/2204 E., 2010/5524 K.3.8.2007 gün ve 11912 sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır. İstanbul 6.Vergi Mahkemesinin 28.12.2007 günlü ve E:2007/2015, K:2007/3264 sayılı kararıyla

4. Daire 2008/2204 E., 2010/5524 K.

"İçtihat Metni"

Temyiz Eden

: …

… Karşı Taraf

: Sarıgazi Vergi Dairesi Müdürlüğü 

İstemin Özeti

: Davacı adına düzenlenen 3.8.2007 gün ve 11912 sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır. İstanbul 6.Vergi Mahkemesinin 28.12.2007 günlü ve E:2007/2015, K:2007/3264 sayılı kararıyla; dosyanın incelenmesinden, 2002 yılına ilişkin gelir vergisi beyannamesinde eksik bildirimde bulunduğunu ileri sürerek 11.6.2007 gün ve 68690 sayılı pişmanlık dilekçesi ekinde 2002 yılı düzeltme gelir vergisi beyannamesini verdiği, bu beyana istinaden tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmemesi üzerine düzenlenen ödeme emrinin dava konusu edildiğinin anlaşıldığı, olayda, ihtilafa konu beyannamenin 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 371 nci maddesinden yararlanma talebiyle verildiği, anılan Kanun'un 378 inci maddesi uyarınca mükelleflerin beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamayacağı hükmü uyarınca pişmanlıkla verilen beyanname üzerine tahakkuk eden verginin tahsili için düzenlenen ödeme emrinde yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, hakkında inceleme başlatıldıktan sonra V.U.K 371 inci maddesine göre verilen beyannamenin iptal edilmesi talebiyle dilekçe verdiğini, ilk beyanına göre yapılan tahakkukun geçerli olması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. 

Savunmanın Özeti : Yasal dayanaktan yoksun bulunan temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. 

Tetkik Hakimi Gülbin Günhan'ın Düşüncesi : Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir. 

Danıştay Savcısı Gülsen Bişkin'in Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. 

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 

TÜRK MİLLETİ ADINA 

Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 

Davacı adına düzenlenen 3.8.2007 gün ve 11912 sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılan davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmektedir. 

213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun "Pişmanlık ve Islah" başlıklı 371 nci maddesinde, beyana dayanan vergilerde vergi ziyaı cezasını gerektiren kanuna aykırı hareketlerini ilgili makamlara kendiliğinden dilekçe ile haber veren mükelleflere bentler halinde belirtilen kayıt ve şartlarla vergi ziyaı cezası kesilmeyeceği kurala bağlanmıştır. 

Dosyanın incelenmesinden, 2002 yılı defter ve belgeleri 18.5.2007 tarihinde incelenmek üzere istenilen davacının 11.6.2007 tarihinde Vergi Usul Kanununun 371 nci maddesi uyarınca pişmanlık dilekçesi ekinde beyannamesini verdiği ancak vergi incelemesine başlanılması nedeniyle bu durumdan yararlanmayacağını ve bu dilekçeyi sehven verdiğini anladığını ileri sürerek tahakkukun iptali talepli dilekçesini 11.7.2007 tarihinde taahhütlü posta ile gönderdiği, 12.7.2007 tarihinde de doğrudan vergi dairesine başvurarak talebini yenilediği, davalı İdarece söz konusu beyannamede ihtirazi kayıt şerhi bulunmadığından pişmanlıkla verilen beyanname üzerine tahakkuk ettirilen verginin vadesinde ödenmemesi üzerine dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği anlaşılmaktadır. 

213 sayılı Kanunun 371 nci maddesine göre incelemeye başlanılması nedeniyle davacının pişmanlık hükümlerinden yararlanması mümkün olmadığı gibi pişmanlık koşullarının yerine getirilmemesi halinde de bu hükümlerden yararlanamayacağı açıktır. Pişmanlık koşulları oluşmamasına karşın verilen beyanname üzerine hukuken geçerli olmayan tahakkuk fişiyle tahakkuk ettirilen vergilerin davalı İdarece düzeltme yoluyla kaldırılması ve ibraz edilen belgeler üzerinde başlatılan incelemenin sonucuna ve ihbarname kuralına göre hukuka uygun olarak tarhiyat yapılması gerekirken, pişmanlık talebiyle verilen beyanname üzerine tahakkuk eden verginin vadesinde ödenmediği ileri sürülerek ödeme emri ile takibe geçilmesinde yasaya uygunluk görülmemiştir. 

Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüne, İstanbul 6.Vergi Mahkemesinin 28.12.2007 günlü ve E:2007/2015, K:2007/3264 sayılı kararının bozulmasına 9.11.2010 gününde oyçokluğuyla karar verildi. 

KARŞI OY 

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, temyiz isteminin reddi gerektiği görüşüyle karara karşıyız.