Untitled 2

10.03.2010

4. Daire 2009/6951 E., 2010/1232 K. GELİR VERGİSİ 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 61 ] 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 62 ] 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 103 ] 2547 S. YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU [ Madde 36 ]

4. Daire 2009/6951 E., 2010/1232 K.

  • GELİR VERGİSİ
  • 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 61 ]
  • 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 62 ]
  • 193 S. GELİR VERGİSİ KANUNU [ Madde 103 ]
  • 2547 S. YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU [ Madde 36 ]
  • 2547 S. YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU [ Madde 38 ]
  • 2547 S. YÜKSEKÖĞRETİM KANUNU [ Madde 40 ]
  • "İçtihat Metni"

    Temyiz Eden : Kocamustafapaşa Vergi Dairesi Müdürlüğü 

    Karşı Taraf 

    İstemin Özeti : ... Üniversitesi Hukuk Fakültesinde devamlı statüde öğretim üyesi olarak görev yapan davacının, bu üniversite dışında ayrıca birden fazla üniversiteden de gelir elde etti halde gelir vergisi beyannamesini vermediği ileri sürülerek düzenlenen rapor uyarınca 2004 yılı için gelir vergisi salınmış, vergi ziyaı cezası kesilmiştir. İstanbul 10. Vergi Mahkemesinin 13.5.2009 günlü ve E:2008/1165, K:2009/1284 sayılı kararıyla; ... Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yapan davacının, sözkonusu üniversiteden elde ettiği gelirinin dışında görevlendirildiği çeşitli üniversitelerden elde ettiği ücretlerin toplamının 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 103 üncü maddesinde yazılı tarifenin ikinci gelir dilimindeki tutarı aştığının tespit edildiği, bu nedenle davacının kadrolu olarak çalıştığı üniversitedeki geliri de dikkate alınmak suretiyle verilmesi gereken gelir vergisi beyannamesinin verilmediği, davacının görevlendirilme suretiyle ders verdiği çeşitli üniversitelerden elde ettiği gelirin tespit edildiği, sözkonusu üniversiteler tarafından yapılan tevkifat tutarlarının da tenzili sonucu ödenmesi gereken gelir vergisine ulaşılarak tarhiyat yapıldığının anlaşıldığı, 193 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin 1 nci bendinde işverenin, hizmet erbabını işe alan, emir ve talimatları dahilinde çalıştıran gerçek ve tüzel kişiler olarak tanımlandığı, 2 nci bendinde de, 61 inci maddenin 1 ila 6 numaralı bentlerinde yazılı ödemeleri yapanların, bu Kanunda yazılı ödevleri yerine getirmek bakımından işveren hükmünde olduğunun hüküm altına alındığı, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 36/a-l maddesinde, üniversitede devamlı statüde görev yapan profesör ve doçentlerin, bütün mesailerini üniversite ile ilgili çalışmalara hasredecekleri, bunların, özel kanunlarla belirlenen görevler ve telif hakları hariç olmak üzere, yükseköğretim kurumlarından başka yerlerde ücretli veya ücretsiz, resmi veya özel başkaca herhangi bir iş göremeyecekleri, ek görev alamayacakları, serbest meslek icra edemeyecekleri hükmüne yer verildiği, 38 inci maddesinde, öğretim elemanlarının; ilgili kurumlar ile kendisinin isteği, üniversite yönetim kurulunun uygun görmesi ve rektörün onayı ile ihtiyaç duyulan konularda, özlük işlemleri kendi kurumlarınca yürütülmek kaydıyla, maddede sayılan diğer kamu kurumları ve yükseköğretim kurumlarında geçici olarak görevlendirilebileceğinin belirtildiği, aynı Kanunun 40/a maddesinde ise; yüksek öğretim kurumlarında görevli öğretim üyeleri ile ders vermekle görevli öğretim yardımcılarının bağlı bulundukları fakülte veya yüksekokulda haftalık ders yükünü dolduramadıkları takdirde, kendi üniversitelerinin diğer birimlerinde veya o şehirdeki yükseköğretim kurumlarında ders yükünü doldurmak üzere rektör tarafından görevlendirilebilecekleri, ders yükü içindeki çalışmalar karşılığında ek ders ücreti ödenmeyeceği, haftalık ders yükünün üstünde başka bir yüksek öğretim kurumunda görevlendirilen öğretim elemanlarına görev aldıkları kurum bütçesinden ek ders ücreti ödeneceğinin hükme bağlandığı, sözkonusu hükümlere göre, devamlı statüde görev yapan öğretim elemanlarının kadrosunda bulundukları yükseköğretim kurumunca diğer kamu kuruluşu ve yükseköğretim kurumlarında geçici olarak veya ders vermek üzere görevlendirilebileceği, bu tür görevlendirmeler nedeniyle yapılan faaliyetlerin kendi üniversitesinde sürdürülmüş sayılacağı ve bunun karşılığında yapılan ödemelerin ikinci görev ücreti ve ek ders ücreti niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığı, öte yandan, 193 sayılı Kanunun 61 ve 62 nci maddeleri dikkate alındığında, davacının devamlı statüde görev yaptığı üniversite dışında görevlendirildiği diğer üniversiteler bakımından işverene tabi olmak ve belirli bir işyerine bağlı olarak çalışmak koşullarının gerçekleşmediğinin anlaşıldığı, bu durumda, davacının devamlı statüde görev yaptığı üniversite dışında görevlendirildiği üniversitelerin 193 sayılı Kanunun 86 ncı maddesinde bahsi geçen ikinci işveren olarak değerlendirilmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesiyle tarhiyatın kaldırılmasına karar verilmiştir. Davalı İdare, davacının devamlı statüde görev yaptığı üniversite dışında aldığı ücretlerin ek ders ücreti sayılamayacağını, sözkonusu üniversitelerin ikinci işveren niteliğinde olduğunu, bu ödemelerin bizzat davacıya yapıldığını ve davacı tarafından artan oranlı tarife esaslarına göre beyanının gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. 

    Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmuştur. 

    Tetkik Hakimi Mehmet Sönmez'in Düşüncesi s Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, temyize konu mahkeme kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından temyiz isteminin reddi gerektiği düşünülmektedir. 

    Danıştay Savcısı Abdurrahman Gençbay'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesî için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 

    TÜRK MİLLETİ ADINA 

    Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 

    Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, bozulması istenilen kararın dayandığı gerekçeler karşısında, yerinde ve kararın bozulmasını sağlayacak durumda görülmemiştir. Bu nedenle, temyiz isteminin reddine, İstanbul 10. Vergi Mahkemesinin 13.5.2009 günlü ve E:2008/1165, K:2009/1284 sayılı kararının onanmasına 10.3.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.