Untitled 2

29.12.2011

9. Daire 2008/199 E. , 2011/8997 K. ALTYAPI ÇEVRE DÜZENLEMESİ KATILIM PAYI

9. Daire         2008/199 E.  ,  2011/8997 K.
  • ALTYAPI
  • ÇEVRE DÜZENLEMESİ
  • KATILIM PAYI

"İçtihat Metni"

Özeti : Harcamalara katılım payı ödenmesi gerektiği yönünde tesis edilen işlemin kesin ve yürütülmesi gerekli işlem olmadığı hakkında.

            Temyiz İsteminde Bulunan : Koski Genel Müdürlüğü

            Vekili            : Av. …

            Karşı Taraf   : … İnş. Nak. Mak. Tic. San. A.Ş.

            Vekili            : Av. …

            İstemin Özeti : Başbakanlık  Toplu  Konut  İdaresi Başkanlığı'na ait Konya Selçuk Üniversitesi toplu konut alanında bulunan 528 adet konut için yapılan su ve kanalizasyon bağlantı harcamalarına katılma payının ödenmesi gerektiği yönünde davalı idarece tesis edilen bila tarihli ve M.42.0.KBB.5.01.05.50/1301 sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davayı; 2985 sayılı Kanunun ek 9. maddesinin 2. fıkrasının 2. cümlesinde 'ücret ve bedel'den söz edilmiş ise de, 1. cümlede , Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından yapılacak veya yaptırılacak her türlü alt yapı ve üst yapı inşaatlarıyla ilgili olarak alınmasına izin verilen harçlar sınırlı olarak sayıldıktan sonra, 2. cümlede sözü edilen yasaktan bahsedildiğinden, 2. cümledeki ücret ve bedel ifadesinin dar anlamıyla, bir mal alımı ve hizmet ifası karşılığından ödenen parasal değer anlamında kullanılmadığı, vergi resim harç ve mali yükümlülükleri de kapsayacak şekilde kullanıldığı, bu durumda, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı tarafından yapılacak ve yaptırılacak her türlü alt yapı ve üst yapı inşaatlarıyla ilgili olarak 2985 sayılı Toplu Konut Kanununun ek 9. maddesinin 2'nci fıkrasının 1. cümlesinde sınırlı olarak sayılan harçlar dışında, her ne ad altında olursa olsun başkaca bir vergi, resim, harç ve benzeri mali yüküm ile hizmet karşılığı olsa bile ücret ve bedel alınamayacağından, davacı şirket tarafından 528 adet konut için yapılan su ve kanalizasyon bağlantı harcamalarına katılma payının ödenmesi gerektiği yönünde davalı idarece tesis edilen dava konusu işlemde hukuki isabet bulunmadığı gerekçesiyle kabul ederek işlemi iptal eden Konya Vergi Mahkemesinin 25.9.2007 tarih ve E:2007/593, K:2007/1323 sayılı kararının; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun 87. ve 88. maddeleri uyarınca su ve kanalizasyon harcamalarına katılım payı alınacağı ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.

            Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir.

            Danıştay Savcısı Buket Oral'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.

            Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.

            Tetkik Hakimi Aysel Bedir'in Düşüncesi : Dava konusu işlem su ve kanalizasyon harcamalarına katılım payının ödenmesi gerektiğini belirten bilgi mahiyetinde kesin ve yürütülmesi zorunlu olmayan bir işlem olup, idari davaya konu olamayacağından, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 15/1-b maddesi uyarınca davanın reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabul edilmesinde isabet bulunmayıp bozulması gerektiği düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

            Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü:

            İstem, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'na ait Konya Selçuk Üniversitesi toplu konut alanında bulunan 528 adet konut için yapılan su ve kanalizasyon bağlantı harcamalarına katılma payının ödenmesi gerektiği yönünde davalı idarece tesis edilen bila tarih ve M.M.42.0.KBB.5.01.05.50/1301 sayılı işlemin iptali eden Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasına ilişkindir.

            2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2. Maddesinde idari işlemlerin iptal davalarına konu olabileceği, aynı Kanunun 14/3-d maddesinde de idari işlemin, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı yönünden inceleneceği anılan Kanunun 15/1-b maddesinde ise, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlemin bulunmaması halinde davanın bu yönüyle reddedileceği hükme bağlanmıştır.

            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 378. maddesinde " Vergi Mahkemesinde dava açabilmek için verginin tarh edilmesi, cezanın kesilmesi, tadilat ve takdir komisyonları kararlarının tebliğ edilmiş olması, tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin yapılmış ve ödemeyi yapan tarafından verginin kesilmiş olması lazımdır. " hükmü yer almıştır.

            Bu hükümlere göre, idari yargıda, idarenin kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemleri idari davayı konu olabilmektedir. Vergi resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile 6183 sayılı Yasadan doğan uyuşmazlıklarda kesin ve yürütülmesi gerekli icrai işlemler, ihbarname, ödeme emri, haciz varakası, işyeri kapatma kararı tebliği, tahakkuk fişi düzenlenmesi, vergi tevkifatı yapılması, haciz tatbik olunması, düzeltme ve şikayet başvurularının reddi  gibi işlemler kesin ve yürütülmesi gereken işlemlerdir.

            Bir işlemin iptal davasına konu olabilmesi için idari bir işlem olması yanında bu işlemin hazırlık aşamasından geçmiş, kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem haline gelmiş olması da gerekmektedir.

            Dava dosyasının incelenmesinden, davacı şirketin taahhüdü altında yapılan Konya Selçuk Üniversitesi Toplu Konut Alanı 528 adet konut ve sosyal donatısı, ada içi ve genel alt yapı ile çevre düzenlemesi inşaatında kanalizasyon şebekesinin şehir şebekesine bağlantısı için istenen harcamalara katılım payının ödenip ödenmeyeceği hususundaki uygulamanın bildirilmesi istemiyle yapılan başvuruya su ve kanalizasyon harcamalarına katılım payını Kanun ve Yönetmelik uyarınca ödenmesi gerektiği yolunda tesis edilen dava konusu işlemin bilgi veren bir içerik taşıdığı anlaşılmıştır.

            Dava konusu işlem davacıyı bilgilendiren bir nitelik taşıdığından ve bu haliyle kesin ve yürütülmesi gerekli bir işlem olmadığından davanın bu yönden reddedilmesi gerekirken işin esasına girilerek verilen kararda yasal isabet görülmemiştir.

            Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne Konya Vergi Mahkemesinin 25.9.2007 tarih ve E:2007/593, K:2007/1323 sayılı kararının bozulmasına 29.12.2011 tarihinde oybirliği ile karar verildi.