Untitled 2

20.01.2010

9. Daire 2009/8568 E., 2010/86 K.İhtirazi kayıtla ödenen bina inşaat harcının terkini ile ret ve iadesi istemiyle açılan davayı; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun mükellef başlıklı Ek 3. maddesinde, bina inşaat harcını inşaat,

9. Daire 2009/8568 E., 2010/86 K.

"İçtihat Metni"

İhtirazi kayıtla ödenen bina inşaat harcının terkini ile ret ve iadesi istemiyle açılan davayı; 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun mükellef başlıklı Ek 3. maddesinde, bina inşaat harcını inşaat, ilave ve tadilat için inşaat ruhsatı alanların ödeyeceklerinin hükme bağlandığı, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 8. maddesinde, mükellefin, vergi kanunlarına göre kendisine vergi borcu terettüp eden gerçek veya tüzel kişi, vergi sorumlusunun da, verginin ödenmesi bakımından, alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan kişi olarak tanımlandığı, aynı maddenin 3. fıkrasında da, vergi kanunlarıyla kabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya vergi sorumluluğuna müteallik özel mukavelelerin vergi dairelerini bağlamayacağı, aynı Kanunun 377. maddesinde de, mükellefler ve kendilerine vergi cezası kesilenlerin tarh edilen vergi ve kesilen cezalara dava açabileceklerinin hükme bağlandığı, dosyanın incelenmesinden, Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile davacı şirket arasında 3.10.2007 tarihinde Kira-Yapım ve İşletme Sözleşmesi imzalandığı, buna göre mülkiyeti... Vakfına ait gayrimenkul üzerine davacı şirketin yap-işlet-devret modeli çerçevesinde 29 yıl süre ile ve ihale suretiyle kira karşılığı alışveriş merkezi yapmasına karar verildiği, sözkonusu gayrimenkul üzerine inşa olunacak bina için Vakıf adına inşaat ruhsatı alındığı, davacı şirketle Vakıf arasında akdedilen sözleşme uyarınca inşaat ruhsatına göre tahakkuk eden harçların davacı şirket tarafından ödendiği ve akabinde ödenen harcın mükellefinin Vakıf olduğu ve Vakfın da harçtan muaf olduğu belirtilerek tahakkukun terkini ile ödenen harçların iadesi istemiyle iş bu davanın açıldığının anlaşıldığı, harcı ihtilaflı gayrimenkul üzerine inşa edilecek alışveriş merkezine ilişkin bulunan 18.3.2008 tarihli yapı ruhsatı, ... Vakfı adına alındığından, harcın mükellefinin anılan Vakıf olduğu hususunda ihtilaf bulunmadığı, her ne kadar davacı şirketle Antalya Vakıflar Bölge Müdürlüğü arasında imzalanan sözleşmenin 13. maddesinde, belediye ve resmi kuruluşlarca istenilebilecek veya kesilebilecek ceza ve masraflar, vergi, resim ve harçlar, noter giderlerinin sorumluluğu ve karşılanmasının davacı şirkete ait olduğu belirtilmişse de, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun yukarıda anılan 8. maddesi hükmü uyarınca taraflar arasında yapılan sözleşmeyle verginin mükellefinin ve sorumlusunun değiştirilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle Vakıf adına yaptırılan inşaata ilişkin harç ve ücret yükümlülüklerine ilişkin tahakkuka karşı ... Vakfı'nın dava açmasının gerektiği, davacı şirketin, uyuşmazlığa konu harcı, aralarındaki sözleşme gereğince ödemesinin, ona dava açma hakkı vermeyeceği, bu nedenle davacı şirketin adına tesisi sözkonusu olmayan tahakkuk işleminin iptali istemiyle dava açamayacağı gerekçesiyle 2577 sayılı Yasa'nm 15. maddesinin 1-a bendi uyarınca ehliyet yönünden reddeden Antalya 1. Vergi Mahkemesi'nin 27.5.2009 tarih ve E:2008/760, K:2009/788 sayılı kararının; inşaatın Vakıflar Bölge Müdürlüğü adına yapıldığı ve tamamlandığı, bu inşaatın yapı ruhsatının alınabilmesi için bina inşaat harcının şirketleri tarafından zorunlu olarak ödendiği, bu ödemeye ilişkin Kepez Belediyesi Saymanlığınca düzenlenen 14.3.2008 tarihli teslimat müzekkeresinde , iadesi istenilen 758.182,50 TL bina inşaat harcının şirketleri ... Alışveriş Merkezleri ve Tekstil San. Tic. A.Ş. tarafından ödendiğinin yazıldığı, bu ödemenin yapılması ile şirketlerinin malvarlığında belirtilen miktar kadar azalma meydana geldiğinden, hak ve menfaatlerinin ihlal edildiği, bu nedenle dava açma ehliyetlerinin bulunduğu, Vergi Mahkemesince işin esasının incelenmesinin gerektiği ileri sürülerek bozulması istenilmektedir. 

Savunmanın Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. 

Danıştay Savcısı Mehmet Sağlam'ın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. 

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 

Tetkik Hakimi Güneş Kurtoğlu Karacık'ın Düşüncesi; Vergi Mahkemesince, işin esasının incelenmesi gerekirken, davanın ehliyet yönünden reddi suretiyle verilen kararın bozulması gerekeceği düşünülmektedir. 

TÜRK MİLLETİ ADINA 

Hüküm veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince işin gereği görüşüldü: 

İstem; ihtirazi kayıtla ödenen 758.182,50 TL bina inşaat harcının terkini ile ret ve iadesi istemiyle açılan davayı ehliyet yönünden reddeden Vergi Mahkemesi kararının temyizen incelenerek bozulmasına ilişkindir. 

2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanununun 2. maddesinin 1. fıkrasının 4577 sayılı Yasanın 5. maddesiyle değişik (a) bendinde iptal davasının; idari işlemler hakkında yetki, şekil sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılacağı, 14. maddesinin 3. fıkrasının (c) bendinde ehliyet hususunun ilk inceleme esnasında inceleneceği; 15. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde ise, ehliyetsiz kişi tarafından açılan davaların reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır. 

Yukarıda yer alan yasal düzenlemelere göre, iptal davası açılabilmesi için, davacının medeni hakları kullanma ehliyetine sahip olması yeterli değildir. Ayrıca, iptali istenilen idari işlemin davacının güncel, doğrudan ve kişisel bir menfaatini ihlal ediyor olması da gereklidir. İdari Yargılama Hukukunda, davada taraf olma ehliyetinin bir koşulu olarak kabul edilen menfaat ihlali sözkonusu olmaksızın iptal davası açılmasına olanak bulunmamaktadır. 

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununun "Mükellef başlıklı Ek:3. maddesinde , bina inşaat harcını inşaat, ilave tadilat için inşaat ruhsatı alanların ödeyeceği hükme bağlanmıştır. 

Bu hükümden, bina inşaat harcının mükellefinin, adına bina inşaat ruhsatı alınan olduğu sonucu çıkmaktadır. 

Harcı ihtilaflı gayrimenkul üzerine inşaa edilecek alışveriş merkezine ilişkin olarak alınan 18.3.2008 tarih ve 115 sayılı yapı ruhsatında yapının sahibi bölümünde ... Vakfı yazdığından; yukarıda belirtilen Kanunun Ek:3. maddesi uyarınca bina inşaat harcının mükellefinin adına ruhsat alınan bu Vakıf olduğu ve Vakfa ait taşınmazın davacı şirkete alışveriş merkezinin inşaası şartıyla 29 yıllığına kiralandığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. 

Olayda ise, tahakkuku tahsilata bağlı bir harç türü olan, yani ödendiği anda tahakkuk eden dava konusu harcın, davalı Belediye Başkanlığı veznesine ödenmesi sırasında düzenlenen teslimat müzekkeresinin ödemeyi yapan kısmında inşaatı yapan ve yap-işlet-devret sözleşmesinin tarafı olan davacı şirket... Alışveriş Merkezleri ve Tekstil San. Tic. A. Ş.'nın yazması ve ödemenin de bu şirket tarafından yapılmış olması nedeniyle davacı şirket tarafından; "alışveriş merkezinin taşınmazın maliki Vakıf adına yapıldığı, 29 yılın sonunda bu yerin Vakfa devredileceği, yapı ruhsatının alınabilmesi için sözkonusu haran mecburen kendileri tarafından, Vakıf adına ödendiği, bu ödemeye ilişkin olarak düzenlenen Kepez Belediyesi Saymanlığınca düzenlenen 14.3.2008 tarihli teslimat müzekkeresinde iadesi istenilen 758.182,50 TL bina inşaat harcının şirketleri ... Alışveriş Merkezleri ve Tekstil San. Tic. A. Ş. tarafından ödendiğinin yazıldığı, bu ödemenin yapılması ile şirketlerinin malvarlığında belirtilen miktar kadar azalma meydana geldiğinden, hak ve menfaatlerinin ihlal edildiği, bu nedenle dava açma ehliyetlerinin olduğu" iddialarıyla açılan bu davada, davacı şirketin menfaatinin bulunduğu sonucuna varıldığından, Vergi Mahkemesince işin esası incelenerek karar verilmesi gerekirken, davacı şirketin dava açma ehliyetinin bulunmadığına ilişkin olarak verilen kararda isabet görülmemiştir. 

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulüne, Antalya 1. Vergi Mahkemesi'nin 27.5.2009 tarih ve E:2008/760, K:2009/788 sayılı kararının bozulmasına 20.1.2010 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi. 

KARŞI OY 

Dayandığı hukuki ve yasal nedenlerle Vergi Mahkemesi kararı yerinde görülmüş olup, ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmamaktadır. 

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin reddi gerektiği oyu ile verilen karara katılmıyorum.