Untitled 2

11/06/2015

TUGS'a kayıtlı gemiler kullanılarak yapılan deniz inşaat işlerinden elde edilen kazancın istisna olup olmadığı, su tesviye cihazının bedelinin maliyete eklenip eklenmeyeceği, amortisman oranları.

T.C.

GELİR İDARESİ   BAŞKANLIĞI

 İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef   Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü)

 

 

 

Sayı

:

62030549-125[5-2014/295]-60324

11/06/2015

Konu

:

TUGS'a kayıtlı gemiler kullanılarak yapılan deniz   inşaat işlerinden elde edilen kazancın istisna olup olmadığı, su tesviye   cihazının bedelinin maliyete eklenip eklenmeyeceği, amortisman oranları.

 

         

 

            İlgide kayıtlı özelge talep formunda Türkiye ve uluslararası sularda her türlü gemi ve deniz taşıtı işletme, kiralama, gemi kurtarma ile liman ve köprü gibi deniz inşaat faaliyetlerinde bulunduğunuzu, deniz inşaat faaliyetlerini zorunlu olarak işletmenin aktifinde yer alan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerle yaptığınızı belirterek bahse konu gemiler olmadan yapılamayacak olan liman, köprü gibi deniz inşaat hizmetlerinden elde edilen gelirlere kurumlar vergisi istisnası uygulanıp uygulanmayacağı, alt taşeron firma olarak İzmit Körfez Köprüsü işinde kullanılmak üzere sadece bu iş için özel olarak imal edilmiş olan ve bu proje tamamlandıktan sonra başka bir faaliyette kullanılması söz konusu olmayan su tesviye cihazının maliyetini doğrudan proje maliyetine dahil edip edemeyeceğinizi, dahil edilemeyecek ise amortisman süresinin kaç yıl olacağı, ayrıca Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde yer almayan, motorlu araçlarla çekilen, kendi başına hareket imkanı bulunmayan ve deniz yüzeyinde kullanılan dubanın kullanım süresinin kaç yıl olacağı hususlarında bilgi talep edildiği anlaşılmış olup konuya ilişkin Başkanlığımız görüşü aşağıda açıklanmıştır.

            KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

            5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde; "(1) Kurumlar vergisi, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanır.

            (2) Safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümleri uygulanır..."

            hükümleri yer almaktadır.

            193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 37 nci maddesinde; "Her türlü ticari ve sınai faaliyetlerden doğan kazanç ticari kazançtır."

            hükmüne yer verilmiştir.

            4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanununun "Tanımlar" başlıklı 2 nci maddesinde, gemi kavramının, ticari amaçla kullanılan her türlü yük, yolcu ve açık deniz balıkçı gemilerini ifade ettiği ve aynı kanunun "Mali Hükümler" başlıklı 12 nci maddesinin birinci fıkrasında; "Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır."

            hükmü yer almaktadır.

            Öte yandan, 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.12.1. Türk Uluslararası Gemi Siciline Kayıtlı Gemilerin İşletilmesinden ve Devrinden Elde Edilecek Kazançlara İlişkin İstisna" başlıklı bölümünün "5.12.1.1. Yasal Düzenleme ve İstisnanın Kapsamı" adlı alt başlığında ise;

            "4490 sayılı Türk Uluslararası Gemi Sicili Kanunu ile 491 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 5266 sayılı Kanunun 3 üncü maddesiyle değişik 12 nci maddesinin birinci fıkrasında, "Bu Kanun uyarınca oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde edilen kazançlar, gelir ve kurumlar vergileriyle fonlardan istisnadır." hükmü yer almaktadır.

            Bu hükme göre, 4490 sayılı Kanunla oluşturulan Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin ve yatların işletilmesinden elde edilen kazançlar, faaliyetin gelir vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dahil) yapılması halinde gelir vergisinden, kurumlar vergisi mükelleflerince (dar mükellefler dahil) yapılması halinde kurumlar vergisinden; Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin devrinden elde edilecek kazançlar da gelir ve kurumlar vergisinden istisna olacaktır. 

            Bu istisna, gerçek ve tüzel kişilerin Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıt ettirdikleri gemilerin ve yatların işletilmesinden ve devrinden elde ettikleri kazançları ile sınırlıdır..."

            düzenlemelerine yer verilmiştir.

            Bu hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Türk Uluslararası Gemi Siciline kayıtlı gemilerin liman, köprü gibi inşaatların yapımında kullanılmasından elde edilen kazançlar için 4490 sayılı Kanunun 12 nci maddesinde yer alan istisnadan yararlanmanız mümkün değildir. Dolayısıyla istisna kapsamında olmayan kazancın kurum kazancına dahil edilmesi gerekmektedir.

            VERGİ USUL KANUNU YÖNÜNDEN

            213 sayılı Vergi Usul Kanununun 5024 sayılı Kanunla değişen 315 inci maddesinde, mükelleflerin amortismana tabi iktisadi kıymetlerini Maliye Bakanlığının tespit ve ilan edeceği oranlar üzerinden itfa edecekleri ve ilan edilecek oranların tespitinde iktisadi kıymetlerin faydalı ömürlerinin dikkate alınacağı hükme bağlanmış olup, anılan maddenin Bakanlığımıza verdiği yetkiye istinaden, amortismana tabi iktisadi kıymetler için uygulanacak "Faydalı Ömür ve Amortisman Oranları" tespit edilmiş ve bu oranlar 333, 339, 365, 389, 399, 406, 418 ve 439 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile açıklanmıştır.

            333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinin "4. Listelerde Bulunmayan İktisadi Kıymetler" bölümünde ise, listedeki herhangi bir sınıflamada yer almayan amortismana tabi iktisadi kıymetlere uygulanacak amortisman oranları için mükelleflerin müracaatları üzerine Maliye Bakanlığınca belirlenecek süre ve oranlar üzerinden amortisman ayrılabileceği ifade edilmektedir.

            Bu itibarla, 333 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde sayılan amortismana tabi iktisadi kıymetler içerisinde yer almayan bahse konu makina ve dubanın bu listeye eklenmesi için Gelir İdaresi Başkanlığına müracaatta bulunmanız gerekmektedir.

            Bilgi edinilmesini rica ederim.

 

 

 

 

(*)     Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**)   İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.