Untitled 2

24.06.2010

3. Daire 2009/3629 E., 2010/2287 K.şirketin bilgisayar ortamında izlediği yasal olmayan kayıtları ile yasal defter kayıtlarının karşılaştırılması

3. Daire 2009/3629 E., 2010/2287 K.

"İçtihat Metni"

Temyiz Eden

: Vergi Dairesi Başkanlığı 

Karşı Taraf

: Tasfiye Halinde …

… Pazarlama Tekstil Ürünleri İthalat 

İhracat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi 

Vekili

: Av. …

… İstemin Özeti

: Davacı şirketin bilgisayar ortamında izlediği yasal olmayan kayıtları ile yasal defter kayıtlarının karşılaştırılması sonucu dönem karının bir kısmını beyan dışı bıraktığının saptanması nedeniyle adına 2002 yılı için re'sen salınan üç kat vergi ziyaı cezalı kurumlar vergisi ve hesaplanan fon payını; vergi incelemesi ile ilgili olarak uyulacak usul ve esasların 213 Vergi Usul Kanununun 134 ve devamı maddelerinde aramaya ilişkin usul ve esasların 142 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, söz konusu emredici hükümlerin aksine bir uygulamanın yasaya açıkca aykırı olacağı ve dayanağı idari işlemi usul yönünden sakatlayacağı, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığının bir hazırlık soruşturması kapsamında Bursa 4. Sulh Ceza Mahkemesinin arama kararı uyarınca davacı şirket ile aynı adreste bulunan başka bir tüzel kişilik olan …

… Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi nezdinde yapılan aramada ele geçirilen ve anılan firmaya ait bilgisayarda yer alan kayıtlara dayanılarak davacı şirket hakkında yapılan vergi incelemesi 213 sayılı Kanunun öngördüğü usullere aykırı olduğu gibi davacı şirkete incelemenin kapsamı hakkında bilgi verilmediği, incelemenin başka bir soruşturma kapsamında davacı şirket hakkında mahkeme kararı bulunmaksızın elde edilen evrak ve kayıtlar üzerinden ve 213 sayılı Yasanın 145'inci maddesinin öngördüğü sürede tamamlanmayarak, süre uzatımına ilişkin mahkeme kararı da alınmadan ve Kanunda belirtilen diğer usul ve esaslara uyulmaksızın yapılmasının, bu inceleme sonucu düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak yapılan dava konusu tarhiyatı da hukuka aykırı kılacağı gerekçesiyle kaldıran Bursa 2. Vergi Mahkemesinin 26.3.2009 gün ve E:2007/1492, K:2009/651 sayılı kararının; soruşturma kapsamında bulunan …

… Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi ile aynı iş yerinde faaliyet gösteren ve kayıtları aynı bilgisayarda izlenen davacı şirkete ait söz konusu bilgisayar kayıtlarından edinilen bilgilerin incelemeye esas alınmasında usule aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek bozulması istenmiştir. 

Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir. 

Tetkik Hakimi

: Pelin AKÇA 

Düşüncesi

: Vergi Usul Hukukumuzda kabul edilen serbest delil sistemi karşısında Ceza Muhakemesi kanununun kapsamında, kolluk görevlilerince yapılan aramada el konulan davacı şirkete ait bilgisayar kayıtlarının vergi incelemesinde hukuken itibar edilebilir maddi delil olarak kabulü gerektiğinden, vergilendirmede sadece Vergi Usul Kanunundaki aramalı inceleme usullerine göre el konulup incelenen kayıt ve belgelerin kanıt kabul edilebileceği sonucunu yaratan yargıya dayanılarak davanın reddi yolunda verilen kararın bozulması gerektiği düşünülmektedir. 

Savcı

: Sevil ÇAKMAK 

Düşüncesi

: İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49'uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. 

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 

TÜRK MİLLETİ ADINA 

Hüküm veren Danıştay Üçüncü Dairesince işin gereği görüşülüp düşünüldü: 

Vergi Usul Kanununun, vergi kanunlarının uygulanması ve ispatı düzenleyen 3'üncü maddesinin (B) bendinde; vergilendirmede, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu ve yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, vergiyi doğuran olayla ilgisi doğal ve açık olmayan tanık anlatımının kanıtlama aracı olarak kullanılamayacağı kurala bağlanmıştır. 

Bu hükmün incelenmesinden, vergilendirmede serbest delil sisteminin kabul edildiği, yemin ve vergiyi doğuran olayla ilgisi tabi ve açık olmayan tanık ifadesi dışında hukuken itibar edilebilecek her türlü delilin ispatlama aracı olarak kullanılabileceğinin öngörüldüğü anlaşılmıştır. 

Dosyanın incelenmesinden, …

… Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi yönetiminin muvazaalı bir şekilde ele geçirileceği yolundaki ihbarla ilgili olarak yapılan soruşturma kapsamında Bursa Cumhuriyet Savcılığının talebi üzerine Bursa 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 22.12.2004 gün ve 2004/940 müteferrik kararına dayanılarak, mali konularda yardımcı olmak üzere görevlendirilen vergi denetmenlerinin de hazır bulunduğu ve ihbar edilen firmanın terk ettiğini bildirdiği iş yeri adresinde yapılan aramada, aralarında davacı şirketin de bulunduğu grup firmalara ait defter, belge ve bilgisayar kayıtlarına Osmangazi Jandarma İlçe Komutanlığınca el konulduğu, söz konusu belge ve kayıtların incelenmesi amacıyla Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bilirkişi olarak görevlendirilen vergi inceleme elemanlarınca teslim alınan CD'lerdeki bilgilerin noksan ve hatalı kayıt dolayısıyla okunamadığı anılan Başsavcılığa bildirilerek, arama yapılan adreste kurulu server sisteminden yeniden kayda alınmasının istenmesi üzerine Bursa Emniyet Müdürlüğü Bilgi İşlem Şubesinde görevli bilgisayar uzmanlarınca, şirket bilgisayarındaki kayıtlı bilgilerin tamamı kopyalanarak, tüm bilgiler bilgisiyarın hard diskine aktarılıp, okunabilir hale getirilmiş ve inceleme sonucu bilirkişi raporu düzenlemiştir. 

Söz konusu aramada ele geçirilenler arasında davacı şirkete ait muhasebe işlemlerinin takip edildiği kayıtların da saptanması üzerine anılan şirketin 2002-2004 yılı işlemleri incelemeye alınarak, yasal defter ve belgeler ile ele geçirilen bilgisayar kayıtlarına göre vergi incelemesi yapılmış ve düzenlenen vergi inceleme raporuna dayanılarak dava konusu cezalı vergi salınmıştır. 

Dava konusu vergilendirmeye ilişkin tarh matrahının hesaplanmasına esas alınan bilgisayar kayıtlarının ele geçirildiği aramanın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu çerçevesinde Bursa Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen bir soruşturma nedeniyle Kanunun "Arama ve Elkoyma" başlıklı Dördüncü Bölümünde yer alan usullere göre ve Kanunun 119'uncu maddesi uyarınca alınan hakim kararı uyarınca gerçekleştirildiği anlaşıldığından, olayda 213 sayılı Kanunda yer alan aramalı inceleme için Kanunun 142 ve 146'ncı maddelerinde öngörülen koşulların varlığını aramaya gerek bulunmadığı halde, vergi mahkemesince 213 sayılı Kanunun sözü edilen hükümlerine aykırılıklar neden gösterilerek tarhiyatın kaldırılması yolunda verilen karar hukuka uygun bulunmamıştır. 

Davacı şirket ile kurucu ortakları aynı olan ve kayıtları aynı şirket bilgisayarında izlenen …

… Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin davacı şirketin de faaliyette bulunduğu iş yerinde el konulan bilgisayarından saptanan davacı şirkete ait kayıtların, iki farklı muhasebe yazılım programında izlenmesi ve "(022)"kod ve " …

… Paz. İth. İhr.A.Ş." unvanı altında 2002 yılı için tutulan kayıtların beyannamelerle uyumlu olması, başka bir ifadeyle yasal muhasebe kayıtlarını içermesi,"…

…" unvanıyla tutulan diğer kayıtların gerçek işlemlerin gizlenmesi amacıyla tutulduğunu gösterdiği gibi 213 sayılı Kanunun 3'üncü maddesinin (B) bendinde yazılı kural, Ceza Muhakemesi Kanunu kapsamında kolluk görevlilerince yapılan aramada ele geçirilen mal ve hizmet alış ve satışlarına ilişkin bilgilerin de yer aldığı düzenli olarak tutulan bu kayıtların hukuken itibar edilebilecek maddi delil olarak kabulünü gerektirdiğinden, vergi mahkemesince söz konusu bilgisayar kayıtlarının yasal kayıtlarla karşılaştırılması sonucu tespit edilen hususların davanın çözümüne etkisi incelenerek, tarh matrahının hukuka uygun olup olmadığı belirlendikten sonra oluşacak sonuca göre yeniden karar verilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle temyiz isteminin kabulü ile Bursa 2. Vergi Mahkemesinin 21.3.2009 gün ve E:2007/1492, K:2009/651 sayılı kararının bozulmasına, 492 sayılı Harçlar Kanununun 13'üncü maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 24.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.