Untitled 2

25.04.2011

4. Daire 2008/5613 E., 2011/2767 K.2005 ve 2006 yılı işlemleri, müşterek genel giderlerin mevcut işlere dağıtımı yönünden incelenen davacının 2005 yılından devreden zararının azaltılması

4. Daire 2008/5613 E., 2011/2767 K.

"İçtihat Metni"

Temyiz Eden : Anonim Şirketi 

Vekili : Av…

…. 

Karşı Taraf : Boğaziçi Kurumlar Vergi Dairesi Müdürlüğü 

İstemin Özeti :2005 ve 2006 yılı işlemleri, müşterek genel giderlerin mevcut işlere dağıtımı yönünden incelenen davacının 2005 yılından devreden zararının azaltılması ve devam eden yıllara yaygın inşaat maliyetlerinin değiştirilmesi işleminin iptali istemiyle dava açılmıştır. İstanbul 1.Vergi Mahkemesinin 12.3.2008 günlü ve E:2008/876, K:2008/646 sayılı kararıyla; vergi uyuşmazlıklarında kesin ve yürütülmesi zorunlu idari işlemlerin, ihbarname, ödeme emri veya haciz varakası tebliğ edilmesi, tahakkuk fişi düzenlenmesi ya da vergi tevkifatı yapılması, düzeltme ve şikayet başvurularının reddi biçiminde ortaya çıktığı, davacı hakkında düzenlenen 23.11.2007 tarih ve 1231/45-38 sayılı vergi inceleme raporunun, ikmalen tarhiyatın sebep unsurunu teşkil ettiği ve kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olmadığı, öte yandan tarhiyatlara karşı Mahkemelerinin E:2008/875 esas numaralı dosyasında dava açıldığı dikkate alındığında idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını istemektedir. 

Savunmanın Özeti : Cevap verilmemiştir. 

Tetkik Hakimi B.B…

…. Ö…

……'ın Düşüncesi : Davacının 2005 yılından devreden zararının azaltılması ve devam eden yıllara yaygın inşaat maliyetlerinin değiştirilmesi işleminin iptali istemiyle açılan davada, dava konusu işlemin sonraki yıllarda tarh edilecek vergiyi doğrudan etkilemesi nedeniyle işin esasının incelenmesi gerekirken, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir. 

Danıştay Savcısı A.K…

….. T…

…….'nun Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 49 uncu maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir. 

Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir. 

TÜRK MİLLETİ ADINA 

Hüküm veren Danıştay Dördüncü Dairesince gereği görüşüldü: 

2005 ve 2006 yılı işlemleri müşterek genel giderlerin mevcut işlere dağıtımı yönünden incelenen davacının, 2005 yılından devreden zararının azaltılması ve devam eden yıllara yaygın inşaat maliyetlerinin değiştirilmesi işleminin iptali istemiyle açılan davanın incelenmeksizin reddine karar veren Vergi Mahkemesi kararı temyiz edilmiştir. 

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2 nci maddesinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olmaları nedeniyle, menfaati ihlal edilenler tarafından açılan davalar iptal davaları olarak tanımlanmıştır. 

213 sayılı Vergi Usulu Kanunu'nun 378 inci maddesinde ise, Vergi Mahkemesinde dava açabilmek için verginin tarh edilmesi, cezanın kesilmesi, tadilat ve takdir komisyonu kararlarının tebliğ edilmiş olması, tevkif yoluyla alınan vergilerde istihkak sahiplerine ödemenin yapılmış ve ödemeyi yapan tarafından verginin kesilmiş olması gerektiği hükmüne yer verilmiştir. 

Buna göre, vergi yargısında idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu işlemlerin; vergi tarhı, vergi tevkifatı, ihtiyati tahakkuk, ihtiyati haciz, ödeme emri ve haciz gibi uygulanması halinde mükellefin menfaatini etkileyecek nitelikte sonuç doğuran işlemler olarak kabulü gerekmektedir. 

Dosyanın incelenmesinden; "mükellef kurumun 2005 ve 2006 hesap dönemlerine ilişkin müşterek genel giderlerinin mevcut işlere dağıtımının vergisel açıdan incelenmesi" konulu vergi tekniği raporu üzerine, davacı hakkında 2005 yılı için düzenlenen 23.11.2007 tarih ve 1231/45-38 sayılı vergi inceleme raporu ile davacının 2005 yılından devreden zararının azaltıldığı ve Zen-Göktürk Projesi, İstanbul BİS Projesi ve Ankara (Lodumlu) Projesi adlı yıllara yaygın inşaat maliyetlerinin değiştirildiği anlaşılmaktadır. 

Mükellefler hakkında düzenlenen vergi inceleme raporları tarh işlemine hazırlık niteliğinde olup, düzenlenen rapor uyarınca İdarece herhangi bir tarhiyat yapılmadığı sürece kural olarak icrailik niteliği taşımazlar. Ancak, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 134 ve müteakip maddeleri gereğince ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırmak, tespit etmek ve sağlamak amacıyla düzenlenen rapor, ilgilinin devreden zarar miktarını ve devam eden yıllara yaygın inşaat maliyetlerini değiştirerek sonraki dönemlerde tarh edilecek vergiyi doğrudan etkileyeceğinden ve vergi daireleri, bu raporun gereklerini yerine getirmekle yükümlü bulunduklarından, bu vergi inceleme raporlarının da idari davaya konu olabilecek icrai nitelikte işlemler olduklarının kabulü gerekmektedir. 

Bu durumda, davacının 2005 yılından devreden zararının azaltılması ve devam eden yıllara yaygın inşaat maliyetlerinin değiştirilmesi işleminin iptali istemiyle açılan davada, işin esasının incelenmesi gerekirken idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararında hukuka uyarlık görülmemiştir. 

Bu nedenle, temyiz isteminin kabulüne, İstanbul 1.Vergi Mahkemesinin 12.3.2008 günlü ve E:2008/876, K:2008/646 sayılı kararının bozulmasına, 25.4.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.